26 Ocak 2017 Perşembe

Bataklıklar Ülkesinden Beyaz Zambaklar Ülkesine

Mustafa Kemal Atatürk'ün askeri okullarda okutulmasını zorunlu tuttuğu ve Cumhuriyet tarihinde Kur'an-ı Kerim'den sonra en çok alınan ve okunan kitap olma özelliği olan "Beyaz Zambaklar Ülkesinde" . Milli Eğitim Bakanlığı tarafından öğretmenlerin mutlaka okunması için tavsiye ettiği kitaplardan biri. Yıkılmak üzereyken küllerinden doğan Finlandiya'yı anlatıyor. Bir roman gibi değil de bir ödev gibi okumak en güzeli. Kitap  biter bitmez bir daha okudum. Çeviri olmasına rağmen çok etkili bir üslup kullanılmış. 
Snelman Finlandiyali bir filozof; ülkesi İsveç sömürgesindeyken Bataklıklar Ülkesi olan Finlandiya'yı topyekun seferberlikle nasıl  Beyaz Zambaklar Ülkesine çevrildiğini anlatıyor. Bunun için başta öğretmenler, memurlar ve din adamlarına bu bilinci yerleştiriyor. 2 Milyon vatandaşın kahvelerde boş boş oturduğu, futbolla uyuşturulduğunu ve alkolle uyutulduğunu anlatıyor. Devletlerin güçlü ya da zayıf olması, ulusların yükselmesi ya da gerilemesi yalnız yöneticilerinden kaynaklanmaz. Sen ülkemiz için neler yapıyorsun, diye soruyor karşılaştığı herkese. Vatanın gelişmesi ve yükselmesi için uğraş vermenin en az vatan için ölmek kadar kutsal olduğunu belirtiyor. Çok vurucu cümleler kullanmış, yerinde ve doğru.. Öyle bir kitap ki nereye alıp koysanız o ülkenin ihtiyaçlarına cevap veriyor.
Yaşadığımız şu zorlu günlerin ardından, 80 milyon vatandaşıyla 'Beyaz Zambaklar Ülkesi' olmayı asıl sen hak ediyorsun canım ülkem. Herkes alsın okusun bence okumadığımız her gün zarar..

25 Ocak 2017 Çarşamba

Leyla'nın Evi

Elinde kitap görünce sevindiğim tüm dostlar merhaba 😀
Son okuduğum kitap Leyla'nın Evi'ydi ve bu sayede Zülfü Livaneli'nin cümleleriyle tanıştım.. Kitabı zevkle okudum. Kitaba da ismini veren Leyla, Boğaziçi'nde Bosnalılar yalısında oturan eski bir İstanbul hanımefendisi. Dedesinden kalma bu yalıda mutlu mesut yaşarken  zengin bir iş adamı olan Ömer Cevheroğlu çeşitli hilelerle Leyla'yı evinden atar. (Leyla diyorum çünkü bu yaşlı kadın kendisine teyze denilmesinden hoşlanmıyor.) Leyla, günlerce yalının bulunduğu sokakta bir bavulun üstünde oturuyor, atalarına ait değerleri bırakıp gitmeye gönlü elvermiyor. Mahalleli çocuklarından olan gazeteci Yusuf,  Leyla'nın sokakta kalmasına karşı çıkıyor, onu sevgilisi Roxy ile yaşadığı Cihangir'e götürüyor..
Yalı hayatından çıkıp Cihangir gitmek hiç bilmediği bir hayatı fark etmesine sebep oluyor
Asi ve dikbaşlı Roxy; sakin, naif Yusuf ve eski İstanbul hanımefendisi Leyla bu üç karakterin aynı evde buluşması ve başlarından geçenler oyy oyy ne olaylar, ne olaylar..Bazı insanlar bazı insanlara şifadır ya bu romanda herkes birbirinin yaralarına şifa olmuş adeta. Tiyatro olarak da sahnelendiğini duyduğum andan itibaren en yakın zamanda oyunu izlemeye niyetlendim. Hatta bunun için kız günü bile yapabiliriz ama önce kitabı okumanız lazım.. Şimdiden iyi okumalar 💗

18 Ocak 2017 Çarşamba

Dublörün Dilemması

'Biz Bu Çağın Fiyakalı Kaybedenleriyiz'
 Kendime 'siz' diye hitap ederim. Saygınlığın ilk kuralı budur. Kendinizle aranıza mesafe koymazsanız, başkalarından bunu bekleyemezsiniz.. 

Annem niye beni 'Murat Menteş'  zekasıyla doğurmadı diye hayıflandım kitabı okurken ara ara 'beynim yandı len' dediğim de oldu.. Öncelikle kapak tasarımı için  April Yayınevini tebrik ederim; kitabın ismi de en az kapağı kadar dikkat çekici. Kitapta olaylar şizofren ve albino olan Nuh Tufan'ın üzerinden bizlere aktarılıyor..İtiraf edeyim kitabı okurken şizofrenler için dünya daha güzelmiş diye de düşündüm ; hayaller bir tek onların dünyasında hemen gerçek oluyor ama bize yazık değil mi?
Kahramanın en yakın arkadaşı İbrahim Kurban birgün bir buluş ile yanına gelince hemen gazetelere ilan veriliyorlar 'Aynı anda iki yerde olmanız mı gerekiyor bizi arayın!'  Ünlü bir bebek bezi firmasının sahibi olan Ferruh Ferman ilanı görüp İbrahim Kurban ile Nuh Tufan'ı arayınca olaylar akıl almaz ve eğlenceli bir şekil alır.
Yazarın üslubunu ve özellikle de ihtimallerini çok sevdim mesela kafanıza bir kuşun dışkısının isabet etme ihtimali 250'de 1'miş..
Yetimhanede büyümüş bu bembeyaz adam Nuh Tufan, en yakın arkadaşım oldu okurken kitap bittiğinde ise bir daha onunla konuşamacağım için üzüldüm. Günün birinde "Hollywood" sinemasını yakaladığımız gün bu kitabın filmini çekmemiz lazım. Asıl 'Akıl Oyunları' nı Murat Menteş yazmış.. 
Çok acayip ve müthiş bir zeka ürünü.. Okuyun, okumanız lazım.. 





11 Ocak 2017 Çarşamba

Masal Masal İçinde

En güzel hediye tabii ki kitaptır :)

Ahmet Ümit, bu masalları annesinden dinlemiş annesi de küçükken bir masalcıdan... Dedesi kızının gönlünü hoş tutmak için masalcı tutmaktan çekinmemiş. Tesadüf bir olay sonucu baba evine Antep'e gidince annesi yeniden anlatmış bu masalları. Yazar, çocukluğunu süsleyen bu masalları başkaları gibi unutmamak ve  hep anımsamak için yazmaya karar verince ortaya polisiye tarzı güzel mi güzel bu masal kitabı çıkmış. Kitabın giriş kısmına bir harita yerleştirilmiş. Kitaptaki tüm masallar haritası verilen güzergâh üzerinden ilerliyor. Masallar biz edebiyatçıların tabiriyle iç içe geçmiş masal tekniğiyle yazılmış..Kitapta 6 masal var fakat hepsi birbiriyle bağlantılı; okuduğuz bir masalın cevabını ancak bir sonraki masalda bulabiliyorsunuz. Bu da okumayı çok zevkli ve süratli hale getiriyor. Ben çok sevdim, eminim siz de çok seveceksiniz. Şimdiden iyi okumalar 📙📚

9 Ocak 2017 Pazartesi

Mucizeler diyorum bayım gerçekler; siz inansanız da inanmasanız da..

Biri geçip karşınıza kısa bir süre için havada durabilse vayy bu bir mucize der şok geçirirsiniz ; içinde yaşadığınız yüzlerce tonluk dünyanın kocaman bir boşlukta havada nasıl durabildiğini hiç düşünmeden...Kendi kendini hasta eden insanları duyunca şaşırmıyoruz ama niyeyse kendini iyileştirebilen insanlara inanamıyoruz.. Albert Eistein hayat'ın iki şekilde yaşanacağını söylemiştir: '' Ya hiç mucize yokmuş gibi ya da her şey birer mucizeymiş gibi..'' Aldığımız her nefes bir mucizedir... İyi insanlar mucizedir... Sizi karşılıksız seven dostlarınız bir mucizedir.. Gerçek mucize ise ailenizdir.. 💕
Cennetten Mucizeler
Bir film izledim ve hayata bakış açım değişti; demek istiyorsanız ailenizle izleyebileceğiniz sıcacık bir film, filmi izlerken ışıkları kapatın çünkü bazı mucizeler gerçekleşirken ağladığınız görülsün istemeyebilirsiniz..Şimdiden iyi seyirler..